Dr.Muhtar Fatih BEYDİLİ
Suriyeli Türkmenler aslında Orta Asya’dan göç eden Oğuzlardır. İslamiyet’in kabulüyle birlikte Türkmen adını Alan Oğuzlar, Müslüman ülkelerine göç etti. Bu Türk gavmi bin yılı aşkın bir süredir Suriye’de yaşıyor .Türkmenler hem siyasi hem de etnik olarak çok köklü bir geçmişe sahip bir topluluktur. Suriye Türkmenlerinin son zamana kadar pek kimse bilmiyordu. Oysa tarihçiler onları ‘Anadolu’nun nüfus kaynağı’ olarak kabul ediyor. Bu coğrafyada Türkler bin yıldan daha fazla bir süre güçlü devletler kurarak, bölgenin siyasi birliğini devam ettirmişler; bölgede yaşayan tüm halklara huzur ve mutluluk vermişlerdir.
Bugün Suriye’deki Türkleri (Türkmenlerin) sayısı net olarak bilinmiyor. 2 milyon 3,5 milyon arasında var. Doğu’ya ilk yoğun Türk göçlerinin 10. ve 11. yüzyıllarda gerçekleştiği biliniyor. Suriye’ye yerleşen Oğuz boyları iki koldan ilerlemiş. Birinci kol; Halep, Hama, Humus ve Şam yöresine yerleşmiş. Diğer kol Lazkiye ve Trablus istikametinde Ensariye dağlarının batısına gitmiş. Türk etkinliği Selçuklular’ın bölgeye gelişiyle arttı. Yerleşim özellikle Halep, Lazkiye, Trablus ve Asi Irmağı vadisi boyunca Hama, Humus ve Şam’da yoğunlaştı. Haleb tahrir defterleri (Türkmen defterleri) tetkik edildiği zaman, Haleb Türkmen İli’nin Beğdili (Beydili), İnallu, Köpeklü Avşarı, Gündüzlü Avşarı, Beyliklü (Beğlik Avşarı), Harbendelü, Bayad ve Peçenek-Şah Meleklü olmak üzere 8 tâifeden ve çok sayıda müstakil cemâatlerden meydana geldiği görülmektedir.
Tüm etnik kesimler Arapça öğrenmeye zorlandı. Türkmenler için okulda, bürokraside ya da sokakta hayata adapte olmanın yolu Arapça konuşmaktan geçiyordu. Ama kırsal bölgelerde yaşayan ve okula gitmemiş olan Türkmenler arasında Türkçe kullanımı sorun değildi. Türkmenlerin Suriye topraklarının geneline yayıldığını söylemek mümkün. Günümüzde Halep, Lazkiye, Şam, Humus, Hama, Kuneytra, Rakka ve az sayıda olmakla birlikte İdlib, Tartus ve Dera vilayetlerinde Türkmen yaşıyor. En yoğun oldukları bölge Halep. Kilis ve Gaziantep’in karşısında yaklaşık 110 km’lik bir şeritteki köylere dağılmış vaziyette. Halep kırsalında yaklaşık 142 Türkmen köyü var. İkinci kalabalık bölge Hama- Humus-Tartus hattı. Bu alanda 80’e yakın Türkmen yerleşim yeri bulunuyor. Rakka bölgesinde de 20 civarında Türkmen yerleşimi var. Arap-Türk karışık olduğu için tam olarak Türkmen köyü denilemiyor. İsrail işgali altındaki Golan’da 25’e yakın köyde Türkmen ya da Araplaşmış Türkmen yaşıyor. Başkent Şam’da Türklerin yaşadığı bir çok mahaller olduğunu herkese de belidir .
Suriye uzun yıllar diktatörlükle idare edilen, savaşlarla ve iç karışıklıklarla uğraşan Suriye Türkmenlerin hayatı da, ülkenin kaderiyle özdeşleşmiştir. Ancak, en fazla kenara itilen ve ötekileştirilmeye çalışılan millet Suriye Türkmenler olmuştur. Suriye iç savaşı başladığından beri en yoğun çatışmalar, Türkmen bölgesinde yaşandı, yaşanıyor.
Özellikle Halep çevresi başta olmak üzere ve Hama Humus Rakka Tel Abyad bölgesi ve Lazkiye Bayır Bucak bölgesi yaklaşık 50 bin fazla Suriye Türkmen’inin yaşamını yitirdiği tahmin ediliyor. Aynı bölgelerde birçok köyün boşaltıldığı biliniyor. Yerinden edilen yaklaşık 100 bin fazla Suriye Türkmen’i Türkiye’ye ve AB ve diğer çevre ülkelere sığınmış durumda.
Türkiye’deki kamplarda 25 -30 bin Suriye Türkmen’i çadırlarda yaşıyor. Suriye’de kalanların da yaşamları ciddi tehdit altında.
Son yılların en tehlikeli gelişmeleri bugün bütün şiddetiyle Suriye Türkmenlerin gelecekleri aleyhine işlemektedir Suriye’de Türkmenlerin varlığı ve geleceği çok ciddi bir tehlike altında ancak bu tehlikeli gelişmeler ne bizleri ilgilendirmekte, ne de silkinmemize ve uyanmamıza neden olmaktadır. Türkmenlerin geleceğini karanlıklara götürebilecek bu tehlikeli gidişatın önüne ne biz kendimiz geçebiliyoruz ne de bu tehlikenin önüne geçebilmemizde ciddi manada dış ve iç destek var…!!!!
Bugünlerde Esad sonrası Suriye ne olacak sorusu ?? gündemin en üst sırasında .Türkmenler, Esad sonrası Suriye yeniden yapılandırılırken Türkmenlerin de kurucu unsur olarak yerlerini alması gerektiğini vurguluyoruz bizler. Suriye meselesi her ne şekilde çözülürse çözülsün, gelecek yıllarda Türkmen varlığını koruyacak bir kitlenin yetişmesi gerekiyor. Türkiye’nin ulusal güvenliği için de bu gereklidir ve önemlidir şimdi Türkiye’nin en büyük eksikliği Suriye Türkmenler için kitleleri yönetecek liderlerinin oluşturmamasıdır. Yıllar önce oradan öğrenci getirmek, eğitip yollamak imkânı elde edilememiş. Fakat bugün elimizin altındadır. Suriyeli Türkmen çocuklarını eğitmek, meslek sahibi yapmak, diğer etnik unsurlardan daha kalifiye yapmak için hiçbir engel yoktur. Eğitimi ile bir adım öne geçecek Türkmen gençleri hem Suriye Türkmenleri hem Türkiye için gelecekte en büyük faydaları sağlayacaklardır…
Türkmenlerin geleceği tehlike altında Yen’i gelen güçlerde Türkmenler için daha çok tehlikeli olabilirler .
Bugün ortadoğuda Herkesin projelerinin konuşulduğu bir dönemde, Irak ve Suriye’deki Türkmenlerin birleşerek Musul’dan Kerkük , Talafar, Rakka ,Halep ,BayırBucağa kadar “Türkmen Devleti yada Özerk Türkmen eli Bölgesi'” kurulmasını bütün ihtimalleri açıktır .
Ancak, Suriye ve Irak üçe bölünmesinden söz edildiğini bölünecekse orada bir Türkmen özerk bölgesi kurulmak zorunda olduğunu ve Türkiye buna
garantörlüğünün gereğini yapması lazımdır .
Biz Suriye Türkleri (Türkmenleri) olarak tabiki Tercihimiz , kendi çıkarları için de uygun olan Suriye toprak bütünlüğünden yanındayız .
Bizler Suriye Türkleri (Türkmenleri) başta Türkiye Azerbaycan Türkmenistan Kazakistan ve Türk Dünyası olmak üzere isteğimiz Suriye Türkmenlerin kendi evlerinden var olma mücadelesi için insani erdemler gereği ve Türk Dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Suriye Türkmenlerin geleceği için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.